Dikkat ÇekenlerFeaturedHaberler

Sinan Koç ile elektriğe yolculuk




Elektriğin yolu. Dört kişi ve tamamen elektrikli bir otomobil. İstanbul’dan Zürih’e uzanan 5.000 kilometrelik maceramızda unutulmaz bir deneyim elde ettik.

Tarihler 14 Mayıs 2023. Dört kişi ve bir haftalık kıyafetlerle dolu tam 5 valiz. Aynı zamanda bolca video prodüksiyonu için çekim malzemesi ve bir de IONIQ 5. Bu söylediklerimiz Avrupa’ya doğru gerçekleştirdiğimiz yol macerasının kısa bir özeti. Hazırsanız maceramızı anlatmaya başlayalım. Bu arada unutmadan hatırlatmakta fayda var; 5 bölümden oluşan bu yol maceramızı, Hyundai Türkiye Youtube kanalından izleyebilirsiniz.
Elektrikli bir otomobille uzun yolculuklara çıkmanın en iyi yolu, pil neredeyse bitmeden durup şarj etmek. Ayrıca, şarj işleminizde proaktif olmak her zaman daha iyi çünkü bu aynı zamanda pil ömrünüzün korunmasına da yardımcı olur; bu nedenle pil seviyenizi yüzde 0’a kadar düşürmek yerine her zaman yüzde 20’nin üzerinde tutmaya çalışmak çok daha doğru olacak.

Peki, çok uzak bir tatil bölgesine uçmak yerine otomobille gitmeyi düşündünüz mü? Hatta bu tatilde kullanacağınız aracın elektrikli bir araç olmasını aklınızından ucundan geçirdiniz mi? Az önce saydıklarımı da göz önünde bulundurarak sadece bu uzun yolda yolculuk yapmak eğlenceli olmakla kalmıyor, aynı zamanda çok daha farklı tecrübeler elde ediyorsunuz. Mevcut EV şarj ağı halihazırda o kadar geniş ki, Avrupa’nın elektrikle dolaşılmasına olanak sağlıyor.

Biz de Otopark olarak 5.000 kilometrelik yolu tamamen elektrikli bir araçla gitmek istedik. Sonuçta EV’ler sadece daha çevreci değil aynı zamanda daha geniş, daha hızlı ve daha sessiz. Şaka değil, bazı insanlar ilk kez elektrikli araç kullanmanın bir uzay gemisiyle dolaşmaya benzediğini söylüyor. Kaç kere uzay gemisiyle yolculuk yaptılar bilemiyoruz ama ben Sinan Koç, Hyundai Türkiye Kurumsal İletişim’den Saner Müftüoğlu, yönetmenimiz Utku Demir ve fotoğraf editörümüz Burak Elmalı ile İstanbul’dan yola çıkarken son derece heyecanlı bir maceraya atıldığımızdan emindik.

Avrupa’daki şarj hizmeti sağlayıcılarının sayısı çok fazla, ancak iş gerçekten uzun bir yola çıktığınızda değişebiliyor. IONIQ 5, hem 400 hem de 800 V şarj alt yapısıyla en kısa sürede şarj olabiliyor ama dördümüz hayatımızda ilk kez elektrikli bir otomobille böylesine uzun bir mesafe kat edecektik. Bunun ne denli eğlenceli, konforlu veya maceracı olabileceğinin yanı sıra elektrikli araçla geçireceğiniz süre zarfında nasıl bir deneyim elde edilebileceğinin ne kadar kolay olduğunu göstermenin de zamanının geldiğini düşündük.
Elektrikli araçlar sizi gerçekte ne kadar uzağa götürebilir? Son araştırmalar, insanların ıssız bir yerde şarjın bitmesinden veya pillerini yeniden doldurmak için düzenli olarak uzun süre durmak zorunda kalmaktan korktuklarını ortaya koyuyor. Kabul edelim, sadece Bulgaristan ve Romanya üzerinden geçen rotada yeteri kadar şarj istasyonu olmayacağından endişe duyduk. Fakat, endişelerinizin üzerine gitmezseniz gerçekte neler yaşayabileceğinizi de göremezsiniz. Başta Bulgaristan olmak üzere Romanya ve Sırbistan’daki şarj istasyonlarının sayısı bir hayli fazla. Hatta Romanya’nın kurduğu şarj alt yapısı muazzam seviyede diyebiliriz. İstanbul’a sadece 750 kilometre mesafede bulunan Bükreş, bence elektrikli bir otomobiller gidilebilecek en iyi rota.
En yeni yüksek güçlü şarj istasyonları (UFC veya HPC) sayesinde, tam pil şarjına ulaşmak için 30 dakikalık duraklama süresiyle beraber Sırbistan Belgrad’a doğru ilerlemeye devam ettik. Bir elektrikli otomobille seyahatin en güzel tarafı, 30 dakikalık şarj süresi boyunca hem dinlenebilir hem de kendinize gün boyunca ayıramadığınız zamanı ayırabilirsiniz. Şarj istasyonlarında kitap okuyanlar, aracını temizleyenler, çocuklarıyla oynayanlar ve aklınıza gelebilecek her şeyi görebiliyorsunuz.

Hızlı şarj teknolojisi, şarj işlemini tamamen yeni bir boyuta taşıyor. Ortalama olarak 70 kilovattan 350 kilovata kadar güçlü enerji çıkışlarıyla normal şarj istasyonlarından 3 ila 7 kat daha hızlı şarj edebiliyorlar. Tabi sadece şarj istasyonunun güçlü olması yeterli değil. Aynı zamanda kullandığınız elektrikli otomobilin pil ve hücre alt yapısı da aracın ne kadar sürede şarj olabileceğini de göstermiş oluyor.

İçinde dört kişi bulunan IONIQ 5’le İstanbul’dan başlayan yolculuğumuzun ilk etabında Romanya’daki Transfagarasan’a tırmandık. Mayıs ayındaki ortalama sıcaklık şehir merkezinde 22 dereceyken zirveye ulaştığımızda bu rakam 3 dereceye kadar düştü. Elektrikli otomobiller, kışın çok daha düşük menzile ve doğal olarak daha sık şarj olmaya meyillidir. Fakat IONIQ 5, ısı pompası sayesinde hem 2000 metre rakımda hem de buz gibi havada bizlere fazlasıyla yardımcı oldu. Tüm dünyadaki otomobil meraklılarının ziyaret etmek istediği özel yerlerden biri olan Transfagarasan, 45’ten fazla virajıyla bir otomobili dinamik olarak kullanabileceğiniz halka açık bir yarış pisti tadında. Sert sol virajlar kadar upuzun düzlükleriyle de yüksek beygirli ve torklu araçlardan maksimum derecede keyif alabiliyorsunuz.

Maceramızın ikinci bölümündeyse Sırbistan Belgrad’daydık ve çok özel bir konuğumuz vardı. Türkiye Ralli Şampiyonası’nın şampiyonlarından biri olan Burcu Burkut Erenkul ile ormanda müthiş bir ralli etabı yaptık. Tam 650 Nm tork değerine sahip IONIQ 5’in direksiyonuna oturan Burcu, kaygan zemine ve çamurlara rağmen koca aracı tıpkı ralli oyunundaymış gibi rahatlıkla kontrol etti. Burcu’nun Fruska Gora ormanındaki ralli şovundan sonra sıra Navak pistindeki kıyasıya zaman mücadelesine geldi.

Yanımda getirdiğim transponder ile pistteki süreyi ölçerken Burcu da tıpkı orman etabındaki gibi hızlı gitmenin hesaplarını yaptı. Doğrusunu söylemek gerekirse, bir yanda sosyal medyada “bilek reis” olarak anılan ben, diğer yanda da hem reklam yıldızı hem de yine elektrikli bir otomobille insanların aklını başından alan Burcu Burkut Erenkul. Utku ve Burak videoları çekerken biz de pistte IONIQ 5’in 325 beygir gücündeki saf performansını ve aynı zamanda HTRAC dört tekerlekten çekiş sisteminin avantajlarını doyasıya yaşıyorduk. Ormanda IONIQ 5’i pandüllü bir şekilde kullanan Burcu, pistte benim 1.5 saniye arkamda kaldı. Üçüncü bölümde yer alan bu görüntüleri mutlaka izlemenizi tavsiye ediyorum.

Tamamen eğlenceli bir şekilde geçen bu özel günün ardından tüm ekip dinlemek için Belgrad’a yol aldık ve ertesi sabah rotamız artık Avrupa’nın göbeği olarak adlandırabileceğimiz Viyana’ydı. İstanbul’dan Avrupa’ya araçla seyahat edenler çok iyi bilir, yollar gayet keyifli ve tamamen otobanda ilerliyorsunuz. Elbette dilediğiniz şehir merkezlerine girerek farklı kültürleri tanımanız da mümkün. Viyana’ya kadar çok fazla şarj istasyonu ve biz genellikle IONITY şarj noktalarnını tercih ettik ama hemen hemen tüm akaryakıt istasyonları şarj portlarına da yer vermişler. Bu da doğal olarak elektrikli araçların yaygınlaşmasında önemli bir rol oynuyor.
Viyana, Münih, Salzburg ve Bregenz derken kendimizi Zürih’te bulduk. Eşsiz doğası, gotik tarihi yapısı ve dünyanın en zengin ülkelerinden biri olmasıyla ünlü İsviçre’de IONIQ 5’i ünlü moda ve seyahat bloggerı Tuğçe Durak ile bir araya getirdik. Grossmünster yani romanesk tarzı bir protestan kilisesi olan bu tarihi yerde Burak çok özel bir fotoğraf çekimi yaptı. Elbette flaşlar için gerekli olan elektriği ise IONIQ 5’in araçtan şarj özelliği (V2L) sayesinde temin ettik. Dört tekerlekli devasa bir powerbank olan IONIQ 5, hem araç içerisinde hem de dışarıda istediğiniz elektrikli aygıtı çalıştırabiliyor ve ayrıca başka bir elektrikli aracı da şarj edebiliyor.

Tuğçe Durak ile geçirdiğimiz bu iki boyunca hem fotoğraf çekimleri yaparken aynı zamanda Zürih ve tarihi hakkında çok güzel bir sohbet gerçekleştirdik. Tuğçe’yle IONIQ 5’in test sürüşünü de yine Zürih’in tarih kokan sokaklarında gerçekleştirdik. Aramızda geçen otomobil sohbetini dördüncü bölümde bulabilirsiniz.

Maceramızın son bölümü ise Alplerde gün doğumunu izlemek üzerineydi. Maceraperest dörtlü olarak hem çekimleri yaptık hem de eşsiz güzellikteki doğanın seyrine daldık. Zürih’e 85 kilometre mesafedeki Engelberg’de Alplerin eteklerine tırmandık ve soğuk havaya rağmen güneşin doğuşunu yine V2L özelliği yardımıyla izledik. Sabaha karşı aracın elektriğiyle yaptığımız kahve gerçekten çok güzeldi. Öğlen saatlerine kadar burada biraz zaman geçirdikten sonra Luzern tarafında yolculuğumuz hakkında kısa bir söyleşi yaptık. Bu özel bilgilerden oluşan son bölümü de mutlaka izlemenizi rica ediyoruz.

IONIQ 5’in konforunu, 480 km’ye varan menzilini, performansını ve 5.000 km boyunca neler yapabileceğini görmek ve en iyi şekilde deneyimlediğimiz bu maceramızda bizler çok büyük keyif aldık. Amacımız, elektrikli bir otomobille de tıpkı benzinli veya dizeller gibi uzun uzun seyahat edilebileceğini göstermedikti ve bunu da başardığımız için çok mutluyuz.

sinan

1986 doğumluyum, makine mühendisiyim. Körfez olsun İstanbul Park olsun her fırsatta pist günlerine katılmaya çalışıyorum. Bir nevi 'track junky'im :) 2010-2013 Türkiye Ralli Şampiyonası'nda sınıf 3 klasmanında co-pilotluk yaptım. Prokart şampiyonasında yarıştım. Motoru olan her şeye ilgi duyuyorum. Ayrıca gerçek bir Alfa Romeo ve OTOPARK tutkunuyum!

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu