İstanbul doğumluyum, aslen Kocaeli'liyim ve bu iki şehirde de yaşadım. Üniversite ve sonrasındaki iş hayatım nedeniyle 10 yıl İzmir'de kaldım, sonra İst.a dönüş yaptım. Bahsettiğiniz süreci hem tersten hem direk yaşamış biri olarak sanırım tatminkar cevaplar verebilirim.
- Maaşın İst. ile aynı olması büyük avantaj.
- Merkezi İstanbul olmayan hiçbir şirkette çalışmamanızı öneririm. Hele hele IT sektöründe İzmir'de durumlar çok çok vahim. İş yerinizden ayrılacak olursanız İzmir firmalarında çok süründürürler, büyük ihtimal İstanbul'a dönmek zorunda kalırsınız. Kesinlikle profesyonelliğin p'si yok piyasada. Diğer sektörlerde de durum çok iç açıcı değil ama IT sektöründe hiç değil. Gerçi bu sektörde tüm ülkeyi düşündüğümüzde sadece İstanbul veya Ankara'da çalışmak zorundasınız. (ya da merkezi buralarda olan firmalarda)
- Yukarıda maaşa avantaj dedim ama şu aralar kiralar İstanbul ile yarışır olmuş diye duydum.
- Ben 2013'te İstanbul'a taşındım. Şu anda özel sebeplerle arada İzmir'e gidiyorum. Haftaya yine gideceğim. Saçma şekilde ciddi bir trafik sorunu baş göstermeye başlamış. En çarpıcı gözlemlerimden biri o.
- Trafik konusunda aslında ulaşım planlaması zaman kazancı ve tıkanıklık sorunu göz önünde bulundurularak yeniden düzenlense biraz ferahlayabilir. Gereksiz bulduğum çok sayıda trafik ışığı var. Bir de İstanbul'daki doğaçlama çözüm üretme konusunda uzmanlanmış sürücüler (kasapları kastetmiyorum) İzmir'de olsa kesinlikle trafik o kadar tıkalı olmaz. İzmir'in sürücü profili kurallara uymaya biraz daha yatkın, bu şekilde kullanmaya alışmış kişiler. Bazı durumlarda maalesef artık İzmir'de de trafiği rahatlatmak adına İstanbul'daki gibi kuralları esnetmek gerekiyor. Henüz buna alışık değiller =), ama böyle giderse alışmak zorunda kalacaklar.
- Sağlık hizmetleri İstanbul'a göre kesinlikle kat kat iyi. İstanbul'da hastaneler il nüfusunu kaldırmıyor. Eğitimde de benzer durum geçerli.
- Arkadaş çevresi varken İzmir harika bir şehirdir. Hergün arkadaşlarla beraber dilediğiniz gibi vakit geçirebileceğiniz güzel sohbet muhabbet ve eğlence ortamları vardır. Ama yakın zamandaki gidişlerimde eskisi kadar geniş arkadaş çevremin kalmadığını gördüm ve o zaman anladım ki arkadaşlar olmazsa Alsancak'ta öylesine gezinen serseri moduna geçebiliyorsunuz
Arkadaş çevresi yoksa büyük handikap, güzel İzmir'in güzelliklerinin hakkıyla tadını çıkaramıyorsunuz.
- 2002'de İzmir'e ilk gittiğimde ise kültür şoku yaşamıştım diyebilirim. İlk gidişte çok güzel şehirdir, insanları çok mutlu gözükür vs. İstanbul'daki vahşi düzende her konuda herşeye hazırlıklısınızdır, İzmir'de o nispeten rahat ve mutlu insanları görüp zırhlarınızı biraz indirirseniz o yüksek refah seviyesinde de hiç acımadan mızrağı saplayabilirler
Neyin ne olduğunu anlayana kadar lanet ettirebilirler.
- Güzel İzmir diyoruz, insanları daha medeni, kültürel olarak daha üst düzey diyoruz ama son 10 yılda inanılmaz yüksek oranda göç aldı. Kentsel çöküntü bölgeleri diyebileceğimiz yerleri hep vardı, artık daha da çok var ve bu bölgelerdeki nüfus şehir merkezine de olumsuz etki etmeye başlamış. İstanbul esintileri hissetmeye başladım.
- Şu aralar toplu ulaşım felç olmuş durumda. Tramvay projeleri filan yapılıyor. Sağlıklı bir proje olduğunu düşünmüyorum ama en az 1-2 yıl daha böyle geçiş sürecinde olacaktır ulaşım sistemi. İstanbul'daki toplu ulaşımı mumla aratır. Bir de ticari taksiler İstanbul'a göre inanılmaz pahalı.
- En büyük avantajlarından biri coğrafi olarak tatil yerlerine yakın olması.
- Sıcak seven insanlar için iklimi iyidir, kış lastiğine çoğu zaman gerek bile olmaz. Benim gibi soğuk sevenler için ise yaz mevsimi çile demektir. Gerçi ben kaldığım süre boyunca iklimine alışamadım, -20°C sıcaklıkta hasta olmayan adamımdır ama İzmir'de her kış ağır hasta olurdum. Bir de yağmurlarda yollarda yaşanan sel durumları İstanbul'a göre çok daha sık görülür. Drenaj altyapısı iklime göre çok zayıf kalıyor.
- Biraz otomobil forumunda olduğumuzdan, biraz da benim için önem arz ettiğinden ötürü şunu da belirtmeliyim: Asla İstanbul'daki kadar yetkin ustalar bulamıyorsunuz. Tabii İstanbul'da aynı oranda çakal tamirci de daha fazla ama zorda kaldığınız sorunlar yaşarsanız çözümünüz yine İstanbul olur.
- Benzer şekilde tüm sektörlerde muhatap ararsanız genel merkezler %90 İstanbul'da olur. Bir cihaza bir donanım parçası ararsınız, merkezi İstanbul olur. İstanbul'da bir vapur bir metroyla ulaşacağınız bir imkana İzmir'de sanalda gözünüzle görmeden erişmeyi denemek durumunda kalırsınız. Bu dediğim yaşamadıkça "ne olacak canım yahu" dedirtir ama İstanbul'da bu tarz imkanların elinin altında olmasını kanıksamış biri için büyük zorluk olur. Pek çok sektörde İstanbul'daki ürün çeşitliliğini bulamazsınız. İzmir piyasası ne sunarsa o =) .
- İmkanlardan bahsetmişken, bir workshop olur, bir seminer olur, kurumsal eğitim olur, teknik eğitim ve sertifikasyon programları olur; tüm bunların merkezi yine İstanbul'dur. Ben İzmir'deyken en çok bunun eksiğini yaşadım. Oradan buradan e-mail ile bildirim gelir, etkinlik lokasyonu hep İstanbul olurdu. Ailem Kocaeli-İstanbul civarlarında olduğu için bazılarına konaklama sorunu yaşamadan katılma imkanı buldum neyse ki. Maalesef bu durum büyük ölçüde devam ediyor.
Özetle, İzmir'de yaşanır mı? Evet, yaşanır. Ama mahrumiyet çekmemeniz için bir ayağınızı hep İstanbul'da tutmaya devam etmelisiniz. Aklınıza takılan başka sorular olursa da yardımcı olmaya çalışırım.